İsrailli askerlerden Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdikleri operasyonlar sırasında sivil kaydı yapılmadan kişiler bile hedef alındıklarını göstererek bir itirafta bulundular. İsrail, Netzarim Koridoru'nda oluşturulan "ölüm bölgesi"ne ilişkin ifadelere göre, bölgede ölen Filistinli, yaş, cinsiyet farkı etmeksizin kayıtlara "terörist" olarak geçirildi. Bu açıklamalar, savaş suçları ve insan hakları ihlalleriyle ilgili ciddi endişelere yol açtı.Netzarim Koridoru, Gazze'nin kuzey ve güneyi arasındaki mesafeyi kesen, İsrail sınırından Akdeniz kıyısına kadar uzanan 7 kilometrelik bir bölge olarak, son aylarda şiddetli çatışmaların yaşandığı bölgelerden biri haline gelmişti. 7 Ekim 2023'te İsrail, bölgedeki Filistinli sivilleri zorla göç ettirerek, askeri yollar ve mevziler inşa etti. Ancak bölgedeki sivil yaşam alanları yıkılarak, İsrail'in katıldığı "ceset hattı" olarak tanımladığı bir alan yaratıldı.İsrail askerlerinin yaşadığı ifadelere göre, bu "ölüm bölgesinde" ölen tüm Filistinliler, ister çocuk olsun ister yetişkin, "terörist" olarak kaydediliyordu. Haaretz gazetesine konuşan bir İsrail askeri, "Sahadaki kuvvetler buraya 'ceset hattı' diyor" diyerek, yıllardan sonra ölen cesetlerin toplandığını, bunun sonucunda cesetlerin bilgileri tarafından yenildiğini belirtti. Aynı askeri kaynağa göre, Gazze halkının, köpeklerin içerdiği bölgelere yaklaşmamaları gerektiğini biliyor.İsrail ordusunun "ölüm bölgesinde" sivillerin bile terörist olarak sayıldığını anlatan bir diğer askeri yetkili, bölgede yaklaşan herkesin vurulmasına yönelik verilen emri şu şekilde aktardı: "Tümen askeri bu bitkinin 'ölüm bölgesi' olarak belirlendi. Giren herkes vuruluyor." Bu durum, silahsız sivillere yönelik bir av haline geldi. Çatışmalarda ölenlerin çoğunun, sadece basit bir sivil olduğu sonradan fark edildiğinde, İsrail askerlerinin bu ölümleri "teröristlerin öldürmesi" olarak kayıtları de eleştirilen bir başka boyut oldu.Sivillere yönelik ateş açma talimatının net bir şekilde verildiğini belirten bir askeri kaynak ise, "Hattı geçen herkes teröristtir, istisna yoktur" diyerek, askeri alanda sivillere karşı uygulanan sistematik hale geldiğini vurguladı. İsrail ordusunun söz konusu eylemlerinin bir kısmında, hem askeri protokollere hem de uluslararası hukuk kurallarına aykırı olarak gerçekleştirildiği ifade ediliyor.Öte yandan son dönemde yaşanan füzeli saldırılar da tartışma konusu oldu. Bir İsrail askeri füze saldırılarının "çocuklarının hedef kapsamı" ve bunun "tam bir kötülük" olduğu dile getirildi. Ayrıca silahsız iki çocuklu bir yetişkinin bir savaş helikopteri tarafından hedef alınan füzelerle fırlatıldığı, uluslararası toplumda büyük tepki uyandıran bir başka olay oldu. Bir diğer askeri açıklamalara göre, bu tür saldırılarda sivillerin başvurduğu, İsrail'in "gözdağı verme" politikası olarak faaliyet gösterdiği düşünülüyor.İsrail bilgisayar araçlarının, birimlerin ve tüm komutanların sınırsız ateş gücü yetkisiyle, istekleri da arz durumu ortaya çıktı. Bir subay, "Bir tümen komutanı insansız hava araçlarıyla saldırı emri ve bir tabur komutanı saldırıyı başlatabilir" diyerek, savaş sırasında yaşanan kontrol bozuklukları ve komutanların yetki aşımını ortaya koydu.Bu tanıklıklar, İsrail ordusunun Gazze'deki operasyonlarının insan hakları ihlalleri ve savaş suçları açısından ciddi soru kaçaklarının ortaya çıktığını gösteriyor. Hem sivillerin hedef alması hem de savaş sırasında uluslararası hukukun hiçe sayılması, bölgedeki savaş vicdani ve hukuki boyutların yeniden uyarılması.
Dünya
Yayınlanma: 19 Aralık 2024 - 17:00
İsrail Askerleri Gazze'de Sivil Ayrımı Yapmaksızın Çocukları Hedef Aldıklarını İtiraf Etti
İsrailli askerlerden Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdikleri operasyonlar sırasında sivil kaydı yapılmadan kişiler bile hedef alındıklarını göstererek bir itirafta bulundular.
Dünya
19 Aralık 2024 - 17:00
İlginizi Çekebilir