İran Cumhurbaşkanı ve Dini Lideri Haniyeh'in Suikastına Sert Tepki Gösterdi: "İntikam Alacağız"

Hamas lideri İsmail Haniyeh'in Tahran'da düzenlenen suikast sonucu hayatını kaybetmesinin ardından, İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan ve İran Dini Lideri Ali Hamaney'den önemli açıklamalar geldi. Her iki lider de Haniyeh'in ölümünün ardından intikam sözü verdi ve bölgesel gerilimin daha da artabileceğine dair uyarılarda bulundu.

Pezeşkiyan'ın Açıklamaları: İntikam ve Direniş Mesajı

İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan, Haniyeh'in suikastının ardından sosyal medya hesabında bir mesaj yayımladı. Pezeşkiyan, “Bugün İran, acılarımıza ve sevinçlerimize ortak olan, direnişin yoldaşı ve gurur kaynağı, Filistin direnişinin cesur lideri ve Kudüs şehidi Hacı İsmail Haniyeh’in yasını tutuyor. Dün onun fatih elini kaldırdım, bugün ise cenazesini omuzlarımda taşıyacağım,” ifadelerini kullandı.

Pezeşkiyan, İran’ın bu eylemin ardından “işgalci teröristleri pişman edeceğini” belirtti ve İran ile Filistin arasındaki bağların güçleneceğini vurguladı. İran İslam Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü, izzetini, gururunu ve şerefini koruyacağını ve bu tür korkakça eylemlerden dolayı işgalcilere karşı sert bir yanıt vereceğini ifade etti.

Hamaney’den İntikam Yeminleri

İran Dini Lideri Ali Hamaney de Haniyeh’in ölümünün ardından intikam çağrısında bulundu. Hamaney, “Haniyeh’in kanının intikamını almak İran’ın görevidir. Çünkü kendisi bizim topraklarımızda şehit olmuştur,” dedi. Hamaney’in bu açıklamaları, İran’ın bölgedeki mevcut gerilimi daha da tırmandırabileceğine dair endişeleri artırdı.

Bölgesel Gerilimin Artması Bekleniyor

Haniyeh’in suikastı, bölgedeki gerilimi ve çatışmaları daha da şiddetlendirebilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor. İran’ın ve diğer bölgesel aktörlerin sert tepkileri, önümüzdeki dönemde Orta Doğu’daki güvenlik dinamiklerini ve uluslararası ilişkileri etkileyebilir.

Uluslararası Toplumun Tepkisi

İran’ın bu tepkileri ve intikam söylemleri, uluslararası toplumun dikkatini çekti. Uluslararası gözlemciler ve diplomatik çevreler, bu gelişmelerin bölgedeki çatışmaların boyutunu nasıl etkileyeceğini ve global güvenlik dengelerini nasıl değiştireceğini yakından izliyor.