İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması, Türkiye'de siyasi grupların en çok tartışılan pazarlarından biri oldu. İmamoğlu ve belediye yönetiminden 87 kişinin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yolsuzluk ve suç soruşturması kapsamında toplanan toplanan büyük tepkiye dikkat çekti.Bu süreçte AK Parti'nin kurucularından ve eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de yaşananlara ilişkin açıklamalarda yer aldı. Çelik, olayın hukuki çerçevesinden ziyade siyasi bir müdahale olarak algılandığını vurgulayarak, demokrasiye ve halkın iradesine yönelik bir müdahalenin kabul edilemeyeceğini belirtti.“İmamoğlu'na Yönelik Adımlar Kabul Edilemez”
Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı "Hüseyin Çelik, İmamoğlu'nun toplanmasının ve diplomasının iptalinin hukuka uygun olmadığını savundu. Çelik şu ifadeleri kullandı:"Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptali, bu sabah kendisi ve birçok çalışma arkadaşının toplanması kabul edilebilir şeyler değildir."Çelik, böylesine ciddi kararların yargının bağımsızlığını gölgelediğini ve halkın adaletine olan güvenini zedelediğini belirtti.“Hukuk Devletine Telafisi Mümkün Olmayan Zararlar Verildi”
Eski Milli Eğitim Bakanı Çelik, Türkiye'nin demokratik ortamında yaşanan gelişmelerin ciddi zararlar olduğunu söyledi. Halkın demokratik tepkisini göstermemesinin bile kısıtlandığı belirtilerek şu ifadeler kullanıldı:"Olup bitenlerle ilgili halkın protesto hakkının elinden alınması, zaten yarım yamalak olan demokrasimiz ve hukuk devleti ilkesiyle ilgili uyarısı mümkün olmayan yaralar açılmıştır."Çelik, ülkelerde olağanüstü hal ilan edilmeden olağandışı uygulamalara başvurulmasını, fiili bir sıkıyönetim duyurusu olarak değerlendirildi ve bunun demokrasinin temel ilkeleriyle bağdaşmadığını vurguladı.“AK Parti'den Benzer Yollardan Geçti”
Hüseyin Çelik, geçmişte AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da benzer müdahalelere maruz kaldıklarını hatırlatarak, gerçekçi bir perspektiften değerlendirme yaptı:"Unutulmamalı ki, AK Parti'ye benzer yollardan iktidar oldu. O gün Sayın Erdoğan'a ve AK Parti'ye yapılanlar da yanlıştı, bugün Sayın İmamoğlu ve CHP'ye yapılanlar da yanlıştır. Halkın iradesi ile bilek güreşi yapılmaz."Bu sözlerle Çelik, siyasi rakiplere yönelik baskıların yanlış olduğunu ve iktidarın, muhalefetin de hukukun korunması gerektiğini belirtti.“İktidar, Siyasi Rakiplerinin Hukukuna Sahip Çıkmalı”
Çelik'in açıklamalarında en dikkat çeken noktalardan biri, askeri siyasi rakiplere yönelik baskıcı adımlar atarak kendisini zayıf bir düşüşü düşürdüğüne dair eleştirilerdi. Çelik, uluslararası arenada Türkiye'nin demokrasi algısının zedelendiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:"Herkesten önce iktidar, siyasi rakibinin hukukuna sahip çıkmalı ki, hem halkın gözünde hem de bütün dünyanın gözünde saygın olsun."Çelik'in bu sözleri, Türkiye'de hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı konusunda yaşanan tartışmaların daha da alevleneceğine işaret etti.“Ekonomiye Büyük Zarar Veriyor, Bedelini Halk Ödüyor”
Hüseyin Çelik, hukuksuzluk ve siyasi krizlerin ekonomiye de büyük zararlar verdiğini ve bu durumun en çok dar gelirli kişilerin yaşadığını söyledi. Türkiye'nin kırılgan ekonomik yapısının bu siyasi gerilimlerle daha da kötüleştiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:"Bütün bu olup bitenlerin, zaten kırılgan olan ekonomimize çok büyük zararlar karşılığında özgürlükler. Olan, dar gelirli, zaten zar zor geçinen vatandaşa oluyor. Yazıktır, günahtır…!!!"
Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı "Hüseyin Çelik, İmamoğlu'nun toplanmasının ve diplomasının iptalinin hukuka uygun olmadığını savundu. Çelik şu ifadeleri kullandı:"Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptali, bu sabah kendisi ve birçok çalışma arkadaşının toplanması kabul edilebilir şeyler değildir."Çelik, böylesine ciddi kararların yargının bağımsızlığını gölgelediğini ve halkın adaletine olan güvenini zedelediğini belirtti.“Hukuk Devletine Telafisi Mümkün Olmayan Zararlar Verildi”
Eski Milli Eğitim Bakanı Çelik, Türkiye'nin demokratik ortamında yaşanan gelişmelerin ciddi zararlar olduğunu söyledi. Halkın demokratik tepkisini göstermemesinin bile kısıtlandığı belirtilerek şu ifadeler kullanıldı:"Olup bitenlerle ilgili halkın protesto hakkının elinden alınması, zaten yarım yamalak olan demokrasimiz ve hukuk devleti ilkesiyle ilgili uyarısı mümkün olmayan yaralar açılmıştır."Çelik, ülkelerde olağanüstü hal ilan edilmeden olağandışı uygulamalara başvurulmasını, fiili bir sıkıyönetim duyurusu olarak değerlendirildi ve bunun demokrasinin temel ilkeleriyle bağdaşmadığını vurguladı.“AK Parti'den Benzer Yollardan Geçti”
Hüseyin Çelik, geçmişte AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da benzer müdahalelere maruz kaldıklarını hatırlatarak, gerçekçi bir perspektiften değerlendirme yaptı:"Unutulmamalı ki, AK Parti'ye benzer yollardan iktidar oldu. O gün Sayın Erdoğan'a ve AK Parti'ye yapılanlar da yanlıştı, bugün Sayın İmamoğlu ve CHP'ye yapılanlar da yanlıştır. Halkın iradesi ile bilek güreşi yapılmaz."Bu sözlerle Çelik, siyasi rakiplere yönelik baskıların yanlış olduğunu ve iktidarın, muhalefetin de hukukun korunması gerektiğini belirtti.“İktidar, Siyasi Rakiplerinin Hukukuna Sahip Çıkmalı”
Çelik'in açıklamalarında en dikkat çeken noktalardan biri, askeri siyasi rakiplere yönelik baskıcı adımlar atarak kendisini zayıf bir düşüşü düşürdüğüne dair eleştirilerdi. Çelik, uluslararası arenada Türkiye'nin demokrasi algısının zedelendiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:"Herkesten önce iktidar, siyasi rakibinin hukukuna sahip çıkmalı ki, hem halkın gözünde hem de bütün dünyanın gözünde saygın olsun."Çelik'in bu sözleri, Türkiye'de hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı konusunda yaşanan tartışmaların daha da alevleneceğine işaret etti.“Ekonomiye Büyük Zarar Veriyor, Bedelini Halk Ödüyor”
Hüseyin Çelik, hukuksuzluk ve siyasi krizlerin ekonomiye de büyük zararlar verdiğini ve bu durumun en çok dar gelirli kişilerin yaşadığını söyledi. Türkiye'nin kırılgan ekonomik yapısının bu siyasi gerilimlerle daha da kötüleştiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:"Bütün bu olup bitenlerin, zaten kırılgan olan ekonomimize çok büyük zararlar karşılığında özgürlükler. Olan, dar gelirli, zaten zar zor geçinen vatandaşa oluyor. Yazıktır, günahtır…!!!"