Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kentsel Dönüşüm Mesajı: "Bu Bizim İçin Milli Güvenlik Meselesidir"

İstanbul Güngören’de gerçekleştirilen 1930 Konut ve İşyeri Anahtar Teslimi, Temel Atma ve Toplu Açılış Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kentsel dönüşümün önemine dikkat çekti. Erdoğan, kentsel dönüşümü bir tercih değil, milli güvenlik meselesi olarak gördüklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Daha büyük acılar yaşamadan, daha ağır bedeller ödemeden elimizden gelen her türlü çabayı göstermekte kararlıyız. Kentsel dönüşüm bizim için bir tercih değil, adeta bir milli güvenlik meselesidir.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güngören’deki törende yaptığı konuşmada şu açıklamalarda bulundu:

“Aşkınız, dayanışmanız, samimiyetiniz için teşekkür ediyorum. Siz bu kardeşinizi her zaman bağrınıza bastınız. Biz de sizin teveccühünüze layık olmaya çalıştık. Bugün de yeni müjdelerle sizin huzurunuzdayız. Bugün Güngören Millet Bahçemizin, ilçe emniyet müdürlüğü binamızın, Ayyıldız İlköğretim Okulumuzun açılışını gerçekleştiriyoruz. 35 bin 655 metrekare alanı kapsayan millet bahçemiz ağaçları, yeşil alanları, millet kıraathanesiyle maşallah göz dolduruyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güngören İlçe Emniyet Müdürlüğü binasının da bugün itibarıyla hizmete alındığını belirterek, “Toplam 3 bin 650 metrekare alana sahip ilçe emniyet müdürlüğü binamızı nizamiyesiyle birlikte bugün resmen hizmete alıyoruz. Güngören’deki yavrularımızın nitelikli eğitim alacağı Ayyıldız İlköğretim Okulumuzla önemli bir ihtiyacı gideriyoruz.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, yapımı tamamlanan 768 konut ve 30 işyeri olmak üzere toplam 798 bağımsız bölümün anahtarlarını hak sahiplerine teslim ettiklerini belirtti. Tozkoparan 4. Etap 1. ve 2. kısımların temellerinin de bugün atılacağını ifade eden Erdoğan, “2027 yaz aylarında 1845’i konut, 85’i işyeri olmak üzere toplam 1930 bağımsız bölümün teslimini yapmış olacağız.” dedi.

Erdoğan, “Unutmayın, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte güçlü olacağız. Söz uçar eser kalır. Dirençli İstanbul hedefimize bir adım daha yaklaşacağız. Bu eserlerde emeği geçen herkesi gönülden tebrik ediyorum. Çevre Bakanlığımıza, Milli Eğitim Bakanlığımıza ve yüklenici firmalara teşekkür ediyorum. Hak sahibi kardeşlerimin bu evlerde ağız tadıyla oturmalarını, yeni işyerlerinde bolluk ve bereket içinde çalışmalarını temenni ediyorum. 7 milyar 324 milyon liralık proje değeri olan bu yatırımlar, İstanbul sevgimizi, Güngören’e olan hizmet aşkımızı gösteriyor.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirlerin insanlar gibi nefes alan varlıklar olduğunu vurgulayarak, “Bakanlıklarımızla, belediyelerimizle, tüm kurum ve kadrolarımızla milletin hizmetkârı olmak bizim için en büyük şereftir. 23 yıldır durmadan, dinlenmeden, yorulmadan şehirlerimize aşkla hizmet ediyoruz. Şehirler tıpkı insanlar gibidir. Nefes alan varlıklardır. Kültürüyle, mimarisiyle, tarihi birikimiyle şehirler ruh taşıyan mekânlardır.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirlerin imar edilmemesi halinde nesillerin ihya edilemeyeceğine vurgu yaparak, “Ticaret, ekonomi, kalkınma, büyüme arzu edilen seviyeye çekilemez. Toplumsal huzur, birlik ve beraberlik sağlanamaz. Mesele, şehri mimarisiyle, planlamasıyla, altyapı ve üstyapısıyla ihya etmektir.” dedi.

İstanbul’un korunması ve geleceğe güvenle taşınmasının herkesin vazifesi olduğunu belirten Erdoğan, “Bu vazifeyi hakkıyla yerine getirmek için İstanbul’u afetlere, özellikle de depremlere karşı dirençli hale getirmek zorundayız. 17 Ağustos Marmara depreminin acılarını hâlâ yüreğimizde hissediyoruz. 6 Şubat’taki asrın felaketi bize deprem hazırlıklarımızı tamamlama fırsatını kaçırmamamız gerektiğini gösterdi.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da 923 bin konut ve işyerinin dönüşümünün tamamlandığını, 208 bin 915 konut ve işyerinin ise dönüşüm sürecinin devam ettiğini belirtti. İstanbul’da 5 milyon 579 bin metrekare alanda 34 millet bahçesi açıldığını, Nisan ayında “Yarısı Bizden” kampanyasında destek tutarlarının güncellendiğini, taşınma yardımının 125 bin liraya, faizsiz kredi hacminin ise 875 bin liraya çıkarıldığını açıkladı.

İş yerleri için verilen devlet desteğinin 1 milyon lira düzeyine ulaştığını kaydeden Erdoğan, “İstanbul’da 1 milyon 17 bin konut ve işyerini dönüşüm kapsamına aldık. Ülke genelinde 2 milyon 317 bin bağımsız birimi dönüştürüyoruz. 86 milyon el ele verecek, bu süreci başarıyla yöneteceğiz.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha büyük acılar yaşamadan, daha ağır bedeller ödemeden elimizden gelen her türlü çabayı göstermekte kararlıyız. Parklarıyla, yeşil alanları, spor sahaları, çocuk oyun alanları, camileri, okulları, sosyal donatılarıyla burayı yeni bir çehreye kavuşturduk. Güvenli, konforlu, komşuluk kültürünü yaşatan mahalleyi İstanbullu vatandaşlarımızın istifadesine sunduk.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Tozkoparan’daki kentsel dönüşüm sürecinde karşılaştıkları engelleri de anlatarak, “Ana muhalefet başta olmak üzere bazı çevreler bu kentsel dönüşümü engellemek için ellerinden geleni yaptılar. Protestolar düzenlediler, mahkemelere koştular, istemezük diye feveran ettiler. Rantsal dönüşüm yaftasıyla kötülediler. Bunu kim yaptı? CHP. Beraber hareket ettikleri marjinaller yaptı.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Şubat depremlerinin ardından yapılan projelere de karşı çıkıldığını hatırlatarak, “53 binden fazla canımızı kaybettik. 100 milyar doları aşan ekonomik fatura ile karşılaştık. Peki, pişman oldular mı? Hayır. Hâlâ aynı tavırlarını sürdürüyorlar. Gündemlerinde rant, bant, butlan var ama eser yok, hizmet yok, kentsel dönüşüm yok.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 250 bininci afet konutunun anahtarını teslim ettiklerini belirterek, yıl sonuna kadar 203 bin konut daha teslim edeceklerini, toplamda 453 bin konut, köy evi ve işyerini depremzedelere teslim edeceklerini söyledi.

Erdoğan, konuşmasını, “Tüm gücümüz ve imkânlarımızla İstanbul’daki kentsel dönüşüme yoğunlaşacağız. Ana muhalefet İstanbul’daki yolsuzlukları örtmek için bizi sığ tartışmalarla oyalamaya çalışsa da biz buna müsaade etmeyeceğiz. Eserlerimizle, yatırımlarımızla konuşacağız. Laf değil iş üreteceğiz. Rabbim yâr ve yardımcımız olsun. Bu eserlerin hayırlı olmasını diliyorum.” diyerek tamamladı.