Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni parti iddialarıyla ilgili "Birileri parti kuruyormuş, hiç bunları kafanıza takmayın. Çok içimizden ayrılıp parti kuranları gördük. Şu anda sorsam adını sanını hatırlamazsınız. Bu işler böyledir. Bu tür ihanetlerin içerisinde olanlar bu işin bedelini de ağır öderler" dedi. Merkez Bankasının faiz indirimine ilişkin konuşan Erdoğan,"MB'nin aldığı kararı hayati bir dönüm olarak görüyorum. Yıl sonuna kadar bunun kademeli şekilde devamı gerekir" açıklamasında bulundu.
MEHMET TEZKAN: AKP'DE TEK MEVZU ALİ BABACAN
İyi Parti'den milletvekili adayı olan ancak seçilemeyen gazeteci yazar Mehmet Tezkan, internet medyasında yazılarına tekrar başladı. Tezkan ilk yazısında AKP'de konuşulan tek konunun ali babacan olduğunu ifade etti.
Tezkan, yaz sıcağında ağır ağır kaynayan kışın da fokurdaması beklenen AKP'de Ali Babacan'ın siyasette dengeleri nasıl etkileyeceğinin tartışıldığını söyledi.
İşte Tezkan'ın yazısının ilgili bölümü:
Kim ne derse desin gerçek şu; siyasetin gidişatı, AKP'nin rotası, Erdoğan'ın yazgısı Babacan'ın yeni kurulacağı partinin elinde...
AKP'ye gönülden bağlı olan yazarlar/çizerler karalama, aşağılama, itibarsızlaştırma kampanyasına başladılar bile...
Düne kadar 2002-2007 dönemine hatta 2011'e kadar uzanan yıllara methiyeler düzenler, bugünlerde “Babacan IMF politikalarını uygulamaktan başka ne yaptı” demez mi?
Ondan lider olmaz kampanyasının düğmesine anında bastılar...
Ama şunun farkında değiller galiba...
Lider partisi dönemi bitti...
Lider partisi dönemini bitiren AKP/MHP ittifakı oldu...
Oysa ikisi de güçlü lider partileri...
Tek adam partileri...
Ama öyle bir sistem getirdiler ki, istemeyerek (bence hesap/kitap hatası yaparak) güçlü lider, karizmatik lider partisi dönemine son verdiler...
Nasıl mı?
Kurdukları Türk usulü başkanlık rejimine göre, iktidar olmak için yüzde 50 +1 oy gerekiyor...
Bu da ittifakları zorunlu kılıyor...
İster istemez, parti genel başkanının önemi azalıyor...
İttifakın adayı genel başkanların önüne geçiyor...
Belagatı güçlü genel başkan dönemi kapandı artık...
Bir de şu var...
Son seçim bize şunu da gösterdi…
Belki Türkiye artık güçlü lider figüründen sıkıldı...
Belki Türkiye artık Osmanlıdan kalan patrimonyal düzeni istemiyor...
Belki Türkiye artık patrimonyal bürokrasi anlayışını kaldıramıyor...
Belki Türkiye artık başında 'baba' istemiyor...
Belki Türkiye artık bizim partilerimiz de İngiltere'deki, Almanya'daki, İtalya'daki partiler gibi olsun istiyor...
*
Hal buysa, Babacan'ın lider elbisesi giymesine gerek yok...
Genel başkan olarak siyaseti iyi okuması yeter...
Belli, ilk seçimde Erdoğan'la Millet İttifakı'nın çıkaracağı aday yarışacak...
Partiler ikinci planda kalacak...
Partilerin genel başkanları 'seçici' konumda olacak...
Bu sebeple Babacan'dan lider olur mu olmaz mı tartışmasının anlamı yok!...
MEHMET TEZKAN: AKP'DE TEK MEVZU ALİ BABACAN
İyi Parti'den milletvekili adayı olan ancak seçilemeyen gazeteci yazar Mehmet Tezkan, internet medyasında yazılarına tekrar başladı. Tezkan ilk yazısında AKP'de konuşulan tek konunun ali babacan olduğunu ifade etti.
Tezkan, yaz sıcağında ağır ağır kaynayan kışın da fokurdaması beklenen AKP'de Ali Babacan'ın siyasette dengeleri nasıl etkileyeceğinin tartışıldığını söyledi.
İşte Tezkan'ın yazısının ilgili bölümü:
Kim ne derse desin gerçek şu; siyasetin gidişatı, AKP'nin rotası, Erdoğan'ın yazgısı Babacan'ın yeni kurulacağı partinin elinde...
AKP'ye gönülden bağlı olan yazarlar/çizerler karalama, aşağılama, itibarsızlaştırma kampanyasına başladılar bile...
Düne kadar 2002-2007 dönemine hatta 2011'e kadar uzanan yıllara methiyeler düzenler, bugünlerde “Babacan IMF politikalarını uygulamaktan başka ne yaptı” demez mi?
Ondan lider olmaz kampanyasının düğmesine anında bastılar...
Ama şunun farkında değiller galiba...
Lider partisi dönemi bitti...
Lider partisi dönemini bitiren AKP/MHP ittifakı oldu...
Oysa ikisi de güçlü lider partileri...
Tek adam partileri...
Ama öyle bir sistem getirdiler ki, istemeyerek (bence hesap/kitap hatası yaparak) güçlü lider, karizmatik lider partisi dönemine son verdiler...
Nasıl mı?
Kurdukları Türk usulü başkanlık rejimine göre, iktidar olmak için yüzde 50 +1 oy gerekiyor...
Bu da ittifakları zorunlu kılıyor...
İster istemez, parti genel başkanının önemi azalıyor...
İttifakın adayı genel başkanların önüne geçiyor...
Belagatı güçlü genel başkan dönemi kapandı artık...
Bir de şu var...
Son seçim bize şunu da gösterdi…
Belki Türkiye artık güçlü lider figüründen sıkıldı...
Belki Türkiye artık Osmanlıdan kalan patrimonyal düzeni istemiyor...
Belki Türkiye artık patrimonyal bürokrasi anlayışını kaldıramıyor...
Belki Türkiye artık başında 'baba' istemiyor...
Belki Türkiye artık bizim partilerimiz de İngiltere'deki, Almanya'daki, İtalya'daki partiler gibi olsun istiyor...
*
Hal buysa, Babacan'ın lider elbisesi giymesine gerek yok...
Genel başkan olarak siyaseti iyi okuması yeter...
Belli, ilk seçimde Erdoğan'la Millet İttifakı'nın çıkaracağı aday yarışacak...
Partiler ikinci planda kalacak...
Partilerin genel başkanları 'seçici' konumda olacak...
Bu sebeple Babacan'dan lider olur mu olmaz mı tartışmasının anlamı yok!...